Ana Sayfa Haber Türkiye Yayıncılar Birliği’nden birinci sınıf kitaplarına ilişkin açıklama

Türkiye Yayıncılar Birliği’nden birinci sınıf kitaplarına ilişkin açıklama

10 dk okunur
0
0
0

Türkiye Yayıncılar Birliği’nden birinci sınıf kitaplarına ilişkin açıklama… Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli… Millî Eğitim Bakanlığı… Detaylar Kitap Magazin‘de…

Türkiye Yayıncılar Birliği’nden birinci sınıf kitaplarına ilişkin açıklama

Türkiye Yayıncılar Birliği

Türkiye Yayıncılar Birliği, Birinci Sınıf Öğrencilerine Dağıtılacak Okuma Kitapları Hakkında basın açıklaması yaptı.

Açıklamanın tamamı şöyle:

Milli Eğitim Bakanımız Sayın Yusuf Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından birinci sınıf öğrencilerine yönelik okuma kitapları hazırlatıldığını ve ücretsiz dağıtılacağını sosyal medya hesaplarından ifade etmiştir.

Ders kitapları ve yardımcı kaynak kitaplardan sonra MEB’in yayıncılık faaliyetleri kültür kitapları alanında çocuk ve gençlik kitaplarına da uzanmaktadır. Uzmanlığı ve bağımsızlığı ile yüksek nitelikli eserler üretmekte olan yayıncılık sektörümüz, ders kitapları alanında kısmen sürece dahil edilse de diğer türlerde süreçlerin tamamen dışında bırakılmaktadır.

Öncelikle; bu uygulamalar içeriklerin niteliği açısından bakıldığında, çocuklarımıza ve gençlerimize sunulan kaynakların kısıtlı kalmasına sebep olmaktadır. Eserleriyle yayıncılığımızı doğrudan besleyen çok değerli yazarlarımız, çizerlerimiz, edebiyatçılarımız, eğitimcilerimiz ve editörlerimiz vardır. Yayıncılık sektörümüz her tür ve alanı kapsamakta, çok zengin çeşitlilik içermektedir ve en iyiyi üretebilecek kapasiteye ve bilgi birikimine sahiptir. Öğretmenlerimiz, çocuklarımızın ve gençlerimizin en iyi eğitimi alabilecekleri kaynakları seçme yetisine ve bilgi birikimine sahiptir.

İkincisi; gittikçe ağırlaşan ekonomik koşullarla birlikte, fikir – sanat ve kültür hayatımızın temel yapıtaşlarından olan yayıncılık sektörümüz zaten mali olarak zor günler geçirmektedir. Sektörümüzün neredeyse bütün girdileri ithalata bağımlı kalmıştır ve üretim maliyetleri döviz bazında da sürekli artmaktadır. Alım gücünün de düşmesiyle birlikte, bugün geldiği noktada doğrudan ve dolaylı toplam yaklaşık 80bin kişilik bir istihdam sağlayan sektörümüz artık her anlamda zorlanmaktadır. Yayımcı Meslek Birlikleri Federasyonu (YAYFED) verilerine göre, 2025 yılının ilk sekiz ayı dikkate alındığında, 2024 yılında gerçekleşen kitap üretim adedi 282.619.278 iken, 2025 yılındaki üretim 271.436.269 adettir. Bu değişim, ilk sekiz ayda bir önceki yılın aynı dönemine göre %4 oranında küçülmeyi ifade etmektedir. Gerekli destekler ve teşvikler sağlanmadığı, eğitim ve kültür politikalarında gerekli düzenlemeler yapılmadığı takdirde, bu durumun 2026 yılında daha da kötüleşeceği öngörülmektedir.

Uzun yıllardır, kamu ve özel sektörün bir araya geldiği Ulusal Yayıncılık Kongrelerinde ve çeşitli üst düzey toplantılarda defalarca konuşulmasına ve devlet kurumlarının yayıncılık yapmaması konusunda ortak prensip kararları alınmış olmasına rağmen, bugün geldiğimiz durum ne yazık ki, bunun tam tersini işaret etmektedir.

Çocuklarımızın ve gençlerimizin çağın gerisinde kalmamaları için en yüksek nitelikte ve en zengin çeşitlilikte kaynaklarla beslenmeleri şarttır. Bugün dünyanın her bölgesindeki bilinen en iyi eğitim ve bilim kurumlarının ortak noktaları; özel sektörün doğal rekabeti sonucunda en üst niteliğe ulaşmaya çalışarak kaynak hazırlaması ve çocukların, gençlerin, ailelerin ve öğretmenlerin, zihinsel gelişimi en üst seviyeye taşıyabilecek en uygun kaynakları özgürce seçebilmesidir. Tek bir noktadan üretilen ve çeşitlilik sunmayan eğitim ve kültür kitaplarının kullanıldığı ülkelerin uluslararası sınavlardaki başarılarının düşüklüğü de ortadadır.

Her zaman söylediğimiz gibi, sosyal devlet anlayışıyla çocuklarımıza ve gençlerimize ücretsiz eğitim ve kültür kaynakları ulaştırılmasını sonuna kadar destekliyoruz. Ancak bu, uluslararası standartları yakalamış, uzmanlaşmış ve eğitim için her zaman en iyisini isteyen yayıncılık sektörümüzün dışarıda bırakılmasıyla değil, sektörümüzle ortaklaşa hareket edilmesiyle gerçekleşmelidir.

Yayıncılık sektörü, tüm kitap dünyasının paydaşlarının bir arada olduğu bir sektördür. Buna okurlar da dahildir. Tüm kitap dünyasının özgürce üretim ve seçim yapabilme yetisine artık güven duyulması gerekmektedir.

Bu güvenin somut bir tezahürü olarak, Sayın Milli Eğitim Bakanımızın, MEB tarafından kitap hazırlatılma projesinden vazgeçmesini; yazarı, çizeri, çevirmeni, editörü, matbaası, dağıtımcısı, kitapçısı, yayıncısı ve okuruyla, onlarca paydaştan oluşan yayıncılık sektörümüzle birlikte yürümesini temenni ettiğimizi bir kez daha ifade etmek isteriz.

Saygılarımızla,
Türkiye Yayıncılar Birliği

Daha İlgili Makaleler Yükle
Daha Yükle Haber Servisi
Daha Fazla Yükle Haber

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Okumanda fayda var!

2025 Oğuz Atay Öykü Ödülü Yasemin Uğur’un

2025 Oğuz Atay Öykü Ödülü Yasemin Uğur’un… Boyasız Saç isimli eseriyle Yasemin…